Sayfalar

Sitemize hoşgeldiniz her türlü LGS materyalini sitemizde bulabilirsiniz. Aradığınız bilgiyi arama çubuğundan,popüler aramalardan veya blog arşivinden bulabilirsiniz

5 Temmuz 2019 Cuma

ingilizce bazı kelimelerin anlamları

Türkçesi İngilizcesi
katılmak: agree:
izin vermek: allow:
CD yazdırmak: burn CD:
kontrol etmek: check:
toplamak: collect:
internete bağlanmak: connect internet:
yaratmak, oluşturmak: create:
silmek: delete:
tasarlamak: design:
bağlantıyı kesmek: disconnect:
yok etmek, mahvetmek: destroy:
indirmek: download:
fikir ifade etmek: express opinion:
bilgi bulmak: find information:
unutmak: forget:
haber almak: get news:
internete girmek: go online:
olmak: happen:
giriş yapmak: log in/on:
çıkış yapmak: log off/out:
ihtiyaç duymak: need:
fatura ödemek: pay the bill:
postalamak, (ileti) göndermek: post:
belge yazdırmak: print document:
korumak: protect:
yayınlamak: publish:
kaydetmek: save:
taramak: scan:
bilgi aramak: search for information:
harcamak: spend:
kalmak: stay:
internette gezinmek: surf the net:
davranmak: treat:
yazmak (klavyeyle): type:
güncellemek: update:
karşıya yüklemek: upload:
kullanmak: use:
hesap: account:
bağımlı, tiryaki: addict:
arıza, yanlışlık: bug:
kablolu modem: cable modem:
bilgisayar kasası: computer tower:
bağlantı: connection:
masaüstü bilgisayar: desktop PC:
mazeret: excuse:
yüz yüze etkileşim: face to face interaction:
dosya: file:
alışkanlık: habit:
kulaklık: headphone:
saat: hour:
klavye: keyboard:
canlı sohbet: live chat:
çevrimdışı: offline:
çevrim içi, internette: online:
diğer taraf: other side:
şifre: password:
kişisel bilgisayar: PC: personal computer:
izin: Permission:
kişisel bilgi: personal information:
yazıcı: printer:
güvenli: safely:
arama motoru: search engine:
hizmet sağlayıcı: service provider:
paylaşmak: share:
işaret: sign:
akıllı telefon: smartphone:
sosyal ağ sitesi: social networking site:
ses: sound:
hoparlör: speaker:
telefon hattı: telephone line:
söylemek, anlatmak: tell:
kullanıcı: user:
kullanıcı adı: username:
kamera: webcam:
kablosuz modem: wireless modem:
....e göre: according to....:
hiçbir şey: anything:
dikkatli: careful:
tehlikeli: dangerous:
farklı: different:
zor: difficult:
kolay: easy:
herkes: everyone/everybody:
her şey: everything:
her yer: everywhere:
zararlı: harmful:
güvenli: safe:
aynı: same:
ciddi: serious:
ne demek istedin?: What do you mean?:
demek istediğim ......: I mean ....:
istedin?: Do you mean .....?:
neden …. yapmıyoruz?: Why don’t we…..?:
istermisin?: Would you like to…?:
… ne dersin?: How about/ What about?:
tabi ki: Sure:
isterim: I’d love to:
maalesef meşgulum: I’m afraid I’m busy:
O ne demek?: What does it mean?:
Bana açıklayabilir misiniz?: Can you explain me?:
Internet: Unit:
kullanmak: use:
onaylamak: confirm:
bilgi aramak: search for information:
giriş yapmak: log in/on:
çıkış yapmak: log off/out:
kaydolmak: register:
yüklemek: upload:
fikir ifade etmek: express opinion:
internete erişmek: access internet:
postalamak, (ileti) göndermek: post:
pratik yapmak: practice:
kontrol etmek: check:
internete girmek: go online:
harcamak: spend:
problem çözmek: solve problem:
yardım istemek: ask for help:
etkilemek: affect:
bilgi bulmak: find information:
unutmak: forget:
internette gezinmek: surf the net:
izin vermek: allow:
bilgilendirmek: inform:
kalmak: stay:
seçmek: choose:
katılmak: agree:
(yalandan)-miş gibi yapmak: pretend:
haber almak: get news:
araştırmak: research:
belirtmek, bildirmek: state:
bağlantıyı kesmek: disconnect:
tanımlamak: identify:
hesap: account:
ekteki dosya: attachment:
yorum: comment:
arama motoru: search engine:
tarayıcı: browser:
dosya: file:
kişisel bilgi: personal information:
saat: hour:
kişisel bilgisayar: PC: personal computer:
yazılım: software:
bağlantı: connection:
işlemci: processor:
kablosuz modem: wireless modem:
kablolu modem: cable modem:
telefon hattı: telephone line:
işaret: sign:
taşınabilir cihaz: mobile device:
akıllı telefon: smartphone:
bağımlı, tiryaki: addict:
kullanıcı: useri:
şifre: password:
kullanıcı adı: username:
mazeret: excuse:
yazıcı: printer:
kulaklık: headphone:
hoparlör: speaker:
klavye: keyboard:
(bilgisayar) kasa: system unit:
çevrim içi, internette: online:
çevrimdışı: offline:
sosyal ağ sitesi: social networking site:
güvenlik: safety:
kimlik: identity:
kural: rule:
yetişkin: adult:
diğer taraf: other side:
uygulama: application: app:
danışma, rehberlik: counselling:
davranış: behaviour:
çizelge, tablo, harita: chart:
kaynak: source:
bölge: region:
alışkanlık: habit:
fuar: fair:
masaüstü bilgisayar: desktop PC:
yüz yüze etkileşim: face to face interaction:
canlı sohbet: live chat:
kamera: webcam:
zorluk: trouble:
aynı: same:
farklı: different:
güvenli: safe:
kolay: easy:
zor: difficult:
tehlikeli: dangerous:
dikkatli: careful:
rahatsız, konforsuz: uncomfortable:
kanalıyla, vasıtasıyla, aracılığıyla: through:
yaparak: by:
....e göre: according to....:
herkes: everyone/everybody:
her yer: everywhere:
her şey: everything:
hiç bir şey: anything:
hiç bir şey: anything:
ne demek istedin?: What do you mean?:
demek istediğim ......: I mean ....:
istedin?:
Do you mean .....?:

https://lgsnotu.blogspot.com/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder