Sayfalar

Sitemize hoşgeldiniz her türlü LGS materyalini sitemizde bulabilirsiniz. Aradığınız bilgiyi arama çubuğundan,popüler aramalardan veya blog arşivinden bulabilirsiniz

5 Temmuz 2019 Cuma

T.C. İNKILAP TARİHİ ve ATATÜRKÇÜLÜK DERSİ I.DÖNEM DERS NOTLARI

T.C. İNKILAP TARİHİ ve ATATÜRKÇÜLÜK DERSİ I.DÖNEM DERS NOTLARI

1.ÜNİTE : BİR KAHRAMAN DOĞUYOR

OSMANLI'YI KURTARMA AKIMLARI
            1- Osmanlıcılık: Ülkede yaşayan herkesin din farkı gözetilmeden eşit tutulması halinde devletin dağılmaktan kurtulacağını savunan düşünce akımıdır.
            Meşrutiyet’i ilan ettirmek için Selanik'te örgütlendiler. Sonuçta 1908 de İkinci Abdülhamit'e meşrutiyet'i ilan ettirdiler.
            2- İslamcılık: Bütün Müslümanların halife egemenliği altında toplanmasını amaçlayan düşünce akımıdır.
            3- Batıcılık: Osmanlı'nın kurtuluşunun tek yolunun batıya ayak uydurmak olduğunu belirten düşünce akımıdır.
            4- Türkçülük (Turancılık): Bütün Türkleri tek bir devlet ve bayrak altında toplamak isteyen düşünce akımıdır.
            NOT: Yukarıdaki düşünce akımlarının hiçbiri Osmanlı devletini içinde bulunduğu kötü durumdan kurtaramamıştır. Sadece Türkçülük fikri Kurtuluş Savaşının kazanılmasında etkili olmuştur.
             Meşrutiyet: Padişahla birlikte, padişahın seçtiği (Ayan Meclisi) ve halkın seçtiği (Mebusan Meclisi) meclislerin yer aldığı yönetim biçimine meşrutiyet denir.

             MUSTAFA KEMAL'İN OKUDUĞU OKULLAR:
            1- Mahalle Mektebi (Mezun olmadı (X)) : Medrese usulü,dini eğitim veren bir okuldur.Annesinin isteğiyle okula kaydolmuştur.
            2- Şemsi Efendi İlkokulu (Mezun oldu (√) : İlk müslüman Türk okuludur. Modern usülde eğitim vermektedir.
            3- Selanik Mülkiye Rüştiyesi (Mezun olmadı (X)) :
            4- Selanik Askeri Rüştiyesi (Mezun oldu (√) : Matematik öğretmeni tarafından “Kemal” adını aldığı okuldur.
            5- Manastır Askeri İdadisi (Mezun oldu (√) :  Türk-Yunan Savaşı'na katılmak için okuldan kaçmıştır. Türk ve yabancı aydınların etkisinde kaldı. Arkadaşı Ömer Naci sayesinde edebiyata ilgi duydu.
            6- İstanbul Harp Okulu (Mezun oldu (√) :  “Teğmen” rütbesi aldığı okuldur.
            7- İstanbul Harp Akademisi (Mezun oldu (√) : 1905 yılında “kurmay yüzbaşı” olarak mezun oldu.
            Not: Atatürk döneminde dini ağırlıklı medreseler, batılı okullar, azınlık okullar ve yabancı devletler tarafından farklı okul ve programların olması Osmanlı'da eğitim ve öğretimde Birlik olmadığını gösterir. bu durum farklı okullarda mezun olan kişiler arasında kültür çatışması oluyordu.
MUSTAFA KEMAL'İN ASKERİ GÖREVLERİ:
Yıl
Görevi
Önemli Özellikleri
1905
Şam 5. Ordu (2 yıl)
--- İlk askeri görevidir.
--- “Vatan ve Hürriyet Cemiyeti” ni kurdu.
13 Nisan 1909
(31 Mart 1325)
31 Mart Olayı
(ayaklanması)
--- Kurmay Başkanı olarak görev yaptı.
--- M. Kemal ilk defa tarih sahnesine çıktı.
1911
Trablusgarp Savaşı
--- Yerel halkı örgütlemesi “teşkilatçılık” özelliğini gösterir.
--- M. Kemal’in ilk askeri başarısıdır.
--- “Binbaşı” rütbesini almıştır.
1912
Balkan Savaşları
--- Çanakkale boğazını koruma görevi sebebiyle bölgeyi tanıması Çanakkale Savaşındaki başarısını sağladı.
1913
Sofya Askeri Ataşeliği
--- Bulgar meclislerine katılıp Türklerin sorunlarıyla ilgilendi.
--- “Yarbay” rütbesini almıştır.
1915
Çanakkale Savaşları
--- 19. Tümen komutanı olarak görev yapmıştır.
--- Arıburnu, Conkbayırı ve Anafartalar'da savaştı.
--- “Ben size taarruzu emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum.” emrini vermiştir.
--- “Albay” rütbesini almıştır.
1916
Kafkas Cephesi
--- 16. Kolordu Komutanı olarak görev yapmıştır.
--- Muş, Bitlis, Erzurum ve Erzincan’ı Ruslardan geri aldı.
1917
Suriye Cephesi
--- 7. Kolordu komutanı ve Yıldırım Orduları Grup Komutanı olarak görev yapmıştır.
1919
Kurtuluş Savaşı
--- Çanakkale, Kafkas ve Suriye cephelerinde savaştı.

ÖNEMLİ ŞEHİRLER ve ÖZELLİKLERİ
Şehir Adı
Bugün Hangi Ülkede ?
Önemli Özellikleri
SELANİK
Yunanistan
--- Osmanlı'nın batıya açılan kapısıdır.
--- Çocukluk ve gençlik yılları burada geçmiştir.
--- Liman ve demiryolu ile Avrupa'nın farklı yerlerine bağlanması sebebiyle ticaret gelişmiştir.
--- Avrupa'daki gazete ve dergiler kolayca temin edilmiştir.
--- Azınlıklar Osmanlı Devleti'ni parçalama etkinliklerine giriştikleri için milliyetçilik gelişmiştir.
--- Vatan ve Hürriyet Cemiyeti'nin şubesini açmıştır.
--- Farklı milletlerin yaşaması sebebiyle kültürel zenginlik çok fazladır.
MANASTIR
Makedonya
--- Konsolosluklar ve ticaret şehridir.
--- Vatan şairi Namık Kemal ve Türkçülüğü ön plana çıkaran Mehmet Emin Yurdakul ve Ziya Gökalp’ten etkilenmiştir.
--- Tarih öğretmeni Kolağası Tevfik Bey sayesinde tarih bilinci gelişmiştir.
--- Avrupalı düşünürlerin hürriyet, özgürlük, eşitlik gibi düşüncelerinden etkilenmiştir.
--- Türk-Yunan Savaşı sonrası düşünceleri gelişmiştir.
--- Arkadaşı Ömer Naci sayesinde edebiyat ve hitabet sanatı gelişmiştir.
İSTANBUL
Türkiye
--- Ülke sorunları ile ilgili gazeteler çıkarmış, toplantılar yapmıştır.
--- Fransızca yayınları okuyarak Avrupa'daki gelişmeleri öğrenmiştir.
SOFYA
Bulgaristan
--- Askeri ateşe olarak görev yapmıştır.
--- Türklerle yakından ilgilenmiş, meclislere katılarak sorunlarını çözmüş, çözemediğini Osmanlı'ya rapor etmiştir.
--- Avrupa devletlerinin temsilcileriyle görüşme imkanı bulmuştur.
--- Kostümlü yeniçeri kıyafetiyle baloya katılmıştır.

MUSTAFA KEMAL'İN FİKİR HAYATINI OLUŞTURAN DURUMLAR
            1- Yaşadığı şehirlerin etkisi ve okuldaki öğretmenleri
            2- Okuduğu kitaplardan kazandığı Türk tarihi ve kültürü sevgisi
            3- Akılcı ve bilimsel düşünme becerisi
2. ÜNİTE MİLLİ UYANIŞ VE YURDUMUZUN İŞGALİNE TEPKİLER:

            Birinci Dünya Savaşı'nın Genel Sebepleri:
            1- Milliyetçilik akımı: Fransız İhtilali'nin yaydığı milliyetçilik akımı Avrupa'da siyasi ve sosyal hayatta değişikliklere sebep oldu. Milliyetçilik akımı ile Osmanlı ve Avusturya Macaristan gibi çok uluslu devletler parçalandı.
            2- Sömürgecilik yarışı: Sanayi İnkılabı sonrası sanayileşen Avrupa devletleri ürettikleri ürünler için pazar ve sanayi için hammadde arayışına girdi. Bu durum devletler arasındaki sorunlar ve rekabet ile çıkar çatışmasına neden oldu.
            Birinci Dünya Savaşı'nın Özel Sebepleri:
*     İngiltere ve Almanya arasındaki sömürgecilik yarışı
*     Fransa'nın Alsas-Loren’i Almanya'dan geri almak istemesi
*     Rusya'nın Panslavizm (Balkanlar'daki Slav ırkındakileri kendi yönetimine almak) politikasıyla sıcak denizleri ve boğazları ele geçirmek istemesi
*     İtalya ve Almanya'nın güçlenmesinin İngiltere ve Fransa'yı telaşlandırması
*     Avusturya-Macaristan'ın, Rusya'nın balkanlardaki ilerleyişinde rahatsız olması

BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI'NDA BLOK DEVLETLER
Üçlü İttifak
Üçlü İtilaf
Almanya
İngiltere
Avusturya Macaristan
Fransa
*         İtalya (Sonradan İtilaf tarafına geçti.)
Rusya
Savaşa Sonradan Katılanlar
Osmanlı devleti


Bulgaristan
·      ABD (Savaşın sonucunu etkiledi.)
Yunanistan
Romanya
Japonya
Sırbistan
Brezilya
Portekiz

Savaşı Başlatan Olay :   Avusturya-Macaristan veliaht’ının Sırplı bir öğrenci tarafından öldürülmesi.

            Osmanlı'nın Birinci Dünya Savaşı'na Almanya Yanında Girme Nedenleri:
*      Osmanlı'nın siyasi yalnızlıktan kurtulmak istemesi
*      İttihat ve Terakki yöneticilerinin Almanya'nın savaşı kazanacağına inanmaları
*      Kaybedilen yerleri geri alma düşüncesi
*      Rusya'nın boğazlar üzerindeki isteklerini engelleme isteği

            Almanya'nın Osmanlı'yı savaşa katılmak istemez sebepleri:
*      Savaşı geniş alana yayarak Almanların savaş yükünü azaltmak istemesi
*      İngiltere ve Fransa'nın boğazlar yoluyla Rusya ile bağlantısını kesme düşüncesi
*      Osmanlı'nın hammadde ve insan gücünden yararlanmak düşüncesi
*      Süveyş Kanalı yoluyla İngiltere'nin uzak doğu'daki bağlantısını kesme düşüncesi
*      Halifenin dini gücünden yararlanarak Müslümanları ayaklandırma düşüncesi


Osmanlı'nın Savaşa Girme Olayı: Yavuz ve Midilli gemilerinin Karadeniz’e açılarak Rus limanlarını topa tutması

Osmanlı'yı Paylaşmak İçin Yapılan Gizli Anlaşmalar:
*      İstanbul Antlaşması: İstanbul ve boğazlar Rusya'ya verildi.
*      Londra Antlaşması: İtalya’ya 12 Ada, Akdeniz bölgesi, Antalya civarı verildi.
*      Sykes-Picot Antlaşması: Fransa’ya Kayseri, Elazığ, Sivas, Suriye; İngiltere’ye Irak petrol bölgesi verildi.
*      Petro-Grad Antlaşması: Rusya’ya boğazlara ek olarak Doğu Anadolu verildi.
*      St. Jean De Maurianna Antlaşması: İtalya’ya İzmir ve Konya verildi.
*      Mac Mahon Antlaşması: İngilizlerle Mekke Emir'i Şerif arasında yapıldı. Araplara bağımsızlık verilerek Osmanlıya karşı ayaklandırıldı.

            OSMANLI'NIN SAVAŞTIĞI CEPHELER

CEPHE ADI
AÇILMA NEDENİ
ÖNEMLİ ÖZELLİĞİ
KAFKAS
CEPHESİ
---  Kafkaslara ulaşarak Türkleri Ruslara karşı ayaklandırmak
--- Hindistan'a ulaşarak İngiltere'nin sömürgeleri ile bağlantıları kesmek
--- Bakü petrollerinin denetimini ele geçirmek
İlk taarruz cephesi

Mustafa Kemal savaştı.
KANAL
CEPHESİ
--- Süveyş kanalını ele geçirerek İngiltere'nin uzak doğu sömürgelerine giden bağlantıyı kesmek
--- Mısırı İngiltere'den geri almak
Almanya'nın isteğiyle açılan taarruz cephesi
ÇANAKKALE
CEPHESİ
-- İstanbul'u, boğazları alarak Osmanlı'yı savaş dışı bırakmak
--- İstanbul'u, boğazları alarak Osmanlı'yı savaş dışı bırakmak
--- Rusya'ya yardım göndermek
--- Almanya Osmanlı arasındaki bağlantıyı kesmek
Savunma cephesi

Kazandığımız tek cephe

Mustafa Kemal savaştı.
IRAK CEPHESİ
--- Musul Kerkük petrollerini ele geçirmek
--- Rusya'ya yardım götürmek
Savunma cephesi

Kutul  Amarede  Türk ordusu başarılı olmuştur.
SURİYE FİLİSTİN CEPHESİ
--- Kanal cephesinde yenilen Osmanlıyı durdurmak
Savunma cephesi

Mustafa Kemal'in
 son görev yeridir
GALİÇYA MAKEDONYA ROMANYA

Müttefiklere yardım için açılan cepheler

            Osmanlı'nın Savaşa Girmesinin Sonuçları:
v  Yeni cepheler açıldı.
v  Savaş geniş alana yayıldı.
v  Savaşın süresi uzadı.
v  İtilaf Devletleri Rusya'ya yardım götüremedi.



            Mondros Ateşkes Antlaşması
            30 Ekim 1918 tarihinde Limni adasının Mondros limanında imzalandı. Osmanlı adına Bahriye Nazırı Rauf Bey İtilaf Devletleri adına Amiral Calthorpe tarafından imzalandı.

ANTLAŞMA MADDESİ
ANTLAŞMA MADDESİ YORUMU
Çanakkale ve İstanbul boğazları açılacak ve bu yerdeki istihkamlar itilaf devletleri tarafından işgal edilecekti. (Madde 1)
--- İstanbul ve Anadolu arasındaki bağlantı kesildiği için İstanbul'un güvenliğini tehlikeye girmiştir.
Sınırlarının korunması ve iç güvenliğinin sağlanması için gereken birlikler dışında Osmanlı ordusu derhal terhis edilecekti. (Madde 5)
--- Osmanlı'nın savunma gücü ortadan kalkmıştır.
--- Osmanlı'nın savunma gücü ortadan kalkmıştır.
İtilaf Devletleri güvenliklerini tehdit edecek bir durumda herhangi bir stratejik noktayı işgal edebilecekti. (Madde 7)
--- Antlaşmanın en ağır maddesidir.
--- Anadolu'da istedikleri yeri işgal etme hakkı elde ettikleri için Anadolu'nun tamamı işgal altına girmiştir.
İtilaf devletleri Osmanlı demiryollarından yararlanacak, Osmanlı ticaret gemileri itilaf devletlerinin hizmetinde bulunacaktı. (Madde 8)
--- İtilaf devletleri Osmanlı Devleti'nin ekonomik ve ulaşım imkânlarını kendi çıkarları doğrultusunda kullanmak istemiştir.
Toros tünelleri itilaf devletleri tarafından işgal edilecekti. (Madde 10)
--- İtilaf Devletleri'nin Osmanlı devletinin ulaşımını denetimi altına almak istemiştir.
Hükümet haberleşmesi dışındaki telsiz, telgraf ve kabloların kontrolü itilaf devletlerinin denetimine geçecekti. (Madde 12)
--- İtilaf devletleri ulaşım ve haberleşmeyi kontrol ederek işgallerin diğer bölgelerde duyulmasının ve Türk halkının işgallere karşı koymasını engellemek istemiştir.
Doğudaki altı ilde (Erzurum, Van, Diyarbakır, Elazığ, Sivas, Bitlis) bir karışıklık çıkarsa İtilaf devletleri bu vilayetlerin herhangi bir yerini işgal edebilecektir. (Madde 24)
--- Bu maddeyle doğuda bir Ermeni devleti kurulması amaçlanmıştır.

BİLGİ NOTU: İtilaf devletleri ateşkes hükümlerini her türlü yoruma açık şekilde hazırlamıştır. Amaç bu hükümleri istediklerini uygulamaktı.

            Mondros Ateşkes Antlaşması İle İlgili Tutumlar:
*                      İstanbul Hükümeti: İşgalleri kolaylaştırmak için elinden geleni yaptı. Hatta Anadolu'ya nasihat heyetleri göndererek işgallerin geçici olduğunu ve karşı konulmaması gerektiği konusunda halkı ikna etmeye çalıştı.
*                      Mustafa Kemal: Mondros’un maddelerinin her türlü yoruma açık olduğunu, İstanbul'a çektiği telgrafta antlaşma maddelerinin yanlış uygulanabileceğini, ordunun terhis edilmemesi gerektiğini söyledi, emrindeki yedinci orduyu dağıtarak genelkurmay emrine girdi.
*                      Halkın tutumu: İşgaller tepki ile karşılandı. Yunanlıların İzmir'i işgali üzerine bütün yurtta protesto mitingleri düzenlendi.

            Mondros Ateşkes Antlaşması'nın Sonuçları:
*      Osmanlı Devleti fiilen sona erdi.
*      İstanbul ve Anadolu işgal edildi.
*      Milli Mücadele ve Kuvay-i Milliye ruhu ortaya çıktı.
*      Milli cemiyetler kurulmaya başladı.


            Wilson İlkeleri (8 Ocak 1918):
            ABD Başkanı Wilson tarafından yayınlanan 14 maddeden oluşan ilkelerdir.
Ø  Yenen devletler yenilen devletlerden toprak almayacak.
Ø  Devletler arasında gizli antlaşmalar yapılmayacak.
Ø  Antlaşmazlıklar barış yoluyla çözümlenecek.
Ø  İmparatorluklar içinde yaşayan milletlere kendi geleceklerini belirleme hakkı verilecek.

            Paris Barış Konferansı (18 Ocak 1919):
            Amaç: Yenilen devletlerle imzalanacak barış antlaşmalarının şartlarını belirlemekti.
            Katılan devlet sayısı: 32
            Söz sahibi devletler: İngiltere, Fransa, ABD.
            Konferansın konusu: 1- Avrupa haritasını yeniden çizmek. 2- Osmanlı topraklarının yeniden paylaşım planını yapmak.
            Alınan kararlar:
*      İtalya'ya bırakılan İzmir ve çevresi Yunanistan'a verildi.
*      Milletler Cemiyeti'nin kurulmasına karar verildi.
*      Wilson ilkelerindeki galip devletlerin toprak alamayacağı ilkesi sebebiyle “Manda ve Himaye” adlı yeni bir sistem ortaya çıktı.

            I. Dünya Savaşı sonunda imzalanan antlaşmalar:
*     Almanya ile Versay
*     Avusturya ile Saint Germain
*     Macaristan ile Triannon
*     Bulgaristan ile Nöyyi
*     Osmanlı ile Sevr (10 Ağustos 1920)

            BİLGİ NOTU: Osmanlı topraklarının paylaşımı konusundaki anlaşmazlık sebebiyle Sevr antlaşması geç imzalanmıştır.
            Kuvay-ı Milliye: 1- Türk milletinin bağımsız yaşama ve vatanseverlik duygusundan ortaya çıkan direniş azmi. 2- Düşmana karşı düzensiz silahlı mücadele için kurulan birlik.

MİLLİ VARLIĞA DÜŞMAN CEMİYETLER (ZARARLI CEMİYETLER)
Azınlıkların Kurduğu Zararlı Cemiyetler
CEMİYET ADI
AMACI
ÖNEMLİ ÖZELLİĞİ
Mavri Mira Cemiyeti
---  Bizans’ı yeniden diriltmek, Yunan işgalini kolaylaştırmak
   İzmir Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti bu cemiyetin faaliyetini yok etmek için kurulmuştur.
Pontus Rum Cemiyeti
--- Samsun merkez olmak üzere Karadeniz'de Rum devleti kurmak
   Trabzon Muhafaza-i Hukuku Milliye Cemiyeti bu cemiyetlerin faaliyetini yok etmek için kurulmuştur.
Hınçak ve Taşnak Cemiyeti
-- Doğu Anadolu'da Ermeni devleti kurmak
    Vilayet-i Şarkiye Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti bu cemiyete karşı kurulmuştur.




Türklerin Kurduğu Zararlı Cemiyetler
CEMİYET ADI
AMACI
Kürt Teali Cemiyeti
---  Amaç Anadolu’da bir Kürt Devleti kurmaktı.
Hürriyet ve İtilaf Fırkası
--- İttihat ve Terakki Cemiyeti yerine kurularak milli mücadeleye tepki göstermekti.
İngiliz Muhipler Cemiyeti
--  İngiliz mandasına girmeyi sağlamaktı.
İslam Teali Cemiyeti
--- İngiliz desteğini alarak saltanat ve hilafetin devamını sağlamaktı.

MİLLİ CEMİYETLER ( YARARLI CEMİYETLER)
CEMİYET ADI
AMACI
Vilayet-i Şarkiye Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti
---  Doğuda kurulacak Ermeni Devleti'ne karşı gazete çıkararak propaganda yapmak--- İstanbul’da kuruldu.
Anadolu Kadınları Müdafaa-i Vatan Cemiyeti
--- Kadınların milli mücadele'ye katılımını sağlayarak yardım kampanyalarıyla düzenli ordunun ihtiyaçlarını sağlamak---- Sivas’ta kuruldu.
İzmir Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti
--  İzmir ve çevresinin Yunanlılara verilmesini engellemek
Trakya-Paşaeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti
--- Trakya'nın Yunanlılar tarafından işgalini önlemek--- Edirne'de kuruldu.
Trabzon Muhafaza-i Hukuk-u Milliye Cemiyeti
--- Rum ve Ermenilerle mücadele ederek Karadeniz'de Rum devletinin kurulmasını önlemek
Kilikyalılar Cemiyeti
--- Adana ve çevresinin Fransızlar tarafından işgal edilmesini önlemek--- İstanbul'da kuruldu.
Milli Kongre Cemiyeti
--- Dünyada Türkler aleyhine yapılan olumsuz propagandaları yok etmek
--- Diğer cemiyetlerden farklı olarak basın yayın yoluyla mücadele etmişlerdir, bölgesel değil ulusaldır.

            BİLGİ NOTU: Yararlı cemiyetler bölgesel olarak kurulmuştur, her cemiyet kendi bölgesini savunmaktadır. Bu yüzden Mustafa Kemal birleştirici ve bütünleştirici gücünü kullanarak tüm yararlı cemiyetleri Sivas kongresinde “Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti” adı altında birleştirmiştir.
            BİLGİ NOTU: İşgallere karşı ilk direniş Hatay Dörtyol'da başladı.
            BİLGİ NOTU:  Batıda ilk kurşun İzmir'in işgali üzerine Gazeteci Hasan Tahsin tarafından atılmıştır.
            Manda ve Himayecilik: Kendisini idare edemeyecek kadar zayıf ve güçsüz ülkelerin güçlü devletler tarafından yönetilmesi sistemidir.
Wilson İlkeleri                           Paris Barış Konferansı                                 Manda ve himayecilik
                                                        (İzmir'in işgali)

            İstanbul'un İşgali :
            13 Kasım 1918’de İstanbul işgal edildi. Mustafa Kemal'in İtilaf Devletlerini görünce “geldikleri gibi giderler.” sözünü söylemesi ileri görüşlülüğünü gösterir.
            Samsun'a çıkana kadar altı ay İstanbul’da kalarak kurtuluş çareleri aradı. Kurtuluşun Anadolu'da olduğunu düşünerek milli mücadeleyi başlatmak için fırsat aramaya başladı.
            Samsun'a Çıkış :
            İstanbul Hükümeti Rumlarla Türkler arasındaki olayları incelemek için Mustafa Kemal'in          9. Ordu Müfettişi olarak Samsun'a gönderdi. Mustafa Kemal'in amacı, Anadolu'ya geçip milli mücadeleyi başlatmaktı.
            AMASYA GENELGESİ (22 Haziran 1919):
            1. madde yorumu: Kurtuluş Savaşı'nın gerekçesi belirtilmiştir.
            2. madde yorumu: Kurtuluş Savaşı'nın gerekçesi belirtilmiştir.
            3. madde yorumu: Kurtuluş Savaşı'nın amacı ve yöntemi belirtilmiştir.
            4. madde yorumu: İlk defa milli bir kurulun varlığından bahsedilmiştir.
            6. madde yorumu: Milli mücadele taraftarı kişilerin seçilmesine çalışılmıştır.
            7. madde yorumu: İstanbul Hükümeti'nin ve itilaf devletlerinin Sivas kongresini engellemeye yönelik faaliyetlerine karşı önlem alınmıştır.
            Amasya Genelgesi'nin Önemi:
*        Kurtuluş Savaşı'nın amacı yöntemi ve gerekçesi belirtmiştir.
*        Kurtuluş Savaşı için atılan ilk önemli adımdır.
*        İlk defa millet egemenliğinden bahsedilmiştir.
*        İlk defa İstanbul Hükümeti'nin görevini yapamadığından ve milli bir kurulun varlığından bahsedilmiştir.
            BİLGİ NOTU: Mustafa Kemal, Erzurum Kongresi öncesi askeri ve resmi görevinden istifa etmiştir.

            ERZURUM KONGRESİ (23 Temmuz-7 Ağustos 1919):
            Doğu Anadolu Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti tarafından kongre yapılmıştır. Amaç, doğuda Ermeni devletinin kurulmasını önlemekti.
            1. madde yorumu: Türklerin çoğunlukta olduğu yerler ifade edilerek vatanın bölünmezliği vurgulandı.
            2. madde yorumu: İşgallere karşı direniş hareketlerinin birleştirilmesi amaçlandı.
            3. madde yorumu: İstanbul Hükümeti'nin teslimiyetçi politikasına karşı çıkılmıştır.
            4. madde yorumu: Milli bağımsızlık ve millet egemenliği amaçlanmıştır.
            5. madde yorumu: Azınlıkların bağımsız devlet kurmalarına karşı çıkılmıştır.
            6. madde yorumu: Tek şart tam bağımsızlıktır.
            7. madde yorumu: Halkın yönetim üzerindeki etkinliğinin artırılması amaçlanmıştır.
            Erzurum Kongresi'nin Önemi:
*     Toplanış amacı bölgesel, aldığı kararlar ulusal bir kongredir.
*     9 kişiden oluşan Temsil Heyeti seçilmiş, başkanı Mustafa Kemal olmuştur.
*     İlk kez milli sınırlardan bahsedilmiştir.
*     İlk kez manda ve himaye reddedilmiştir.
*     Azınlıklara yeni haklar verilemeyeceği belirtilmiştir.

            SİVAS KONGRESİ (4-11 Eylül 1919):
*   Erzurum Kongresi kararları bazı değişiklikler ile kabul edildi.
*   Manda ve himaye kesin olarak reddedildi.
*   Milli cemiyetler, “Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti” adıyla birleştirildi.
*   Temsil Heyeti sayısı 9’dan 15’e çıkarıldı.
Sivas Kongresi'nin Önemi:
v Toplanış amacı ve aldığı kararlar bakımından ulusaldır.
v Manda ve himaye kesin olarak reddedilmiştir.
v Milli cemiyetler “Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti” adıyla birleştirilerek milli mücadelenin tek merkezden yönetilmesi amaçlanmıştır.
v İrade-i Milliye adıyla Sivas Kongresi kararlarını duyurmak için gazete çıkarıldı.
v Ali Fuat Paşa, Batı Cephesi Komutanlığına atandı, bu durum temsil heyetinin hükümet gibi yürütme yetkisini kullandığını gösterir.

            AMASYA GÖRÜŞMELERİ (20-22 Ekim 1919):
            İstanbul Hükümeti adına Bahriye Naziri Salih Paşa, Temsil Heyeti adına Mustafa Kemal arasında imzalandı.
            1- İstanbul Hükümeti Sivas Kongresini kabul edecekti.
            2- İtilaf devletleri ile görüşülürken Temsil Heyetinin fikri alınacaktı.
            3- Osmanlı Mebusan Meclisi açılacaktı. (İstanbul'da değil Anadolu ve güvenli bir yerinde)
Amasya Görüşmelerinin Önemi:
*   İstanbul Hükümeti Temsil Heyetini resmen kabul etti.
*   Alınan kararlardan sadece Mebusan Meclisi'nin açılması uygulandı.

            Temsil Heyetinin Ankara'ya gelmesi (27 Aralık 1919)
            Temsil Heyetinin Ankara'yı Seçme Nedenleri:
ü Batı Cephesi'ne yakın olması.
ü İstanbul'a yakın olması.
ü Ankara'nın işgal edilmemiş olması.
ü Demiryolu ve karayolunun kesişim noktasında olması.
ü Şehrin güvenli konumda olması.
ü Ankaralıların milli mücadeleye destek vermesi.

            Misakı Milli (28 Ocak 1920)
            Toplantının amacı: Osmanlı'nın İtilaf devletleri ile yapacağı barış şartlarının Türk halkının kabul edileceği şekilde ortaya koymak.
            Toplantı kararları: Misakı Milli'nin kabul edilmesi sağlandı.
            Maddelerin Özellikleri:
            1. madde yorumu: Milli sınırlar çizilerek ülke bütünlüğü vurgulanmıştır.
            3. 4. maddeler yorumu: Çoğunluğun Türk olmasına güvenilmiştir.
            6. madde yorumu: Devletler arasında eşitlik ilkesi sağlanmıştır.
            7. madde yorumu: Kapitülasyonlar kaldırılmıştır.
            Misakı Milli'nin Önemi:
*  İtilaf devletleri ile yapılacak barışın esasları dünyaya duyurulmuştur.
*  Vatanın sınırları çizilerek parçalanamayacağı vurgulanmıştır.
*  Ulusal Egemenlik ve bağımsızlığın önemi belirtilmiştir.
           
            Ulusal Egemenlik: Devletin gücü olan egemenliğin doğrudan ulusa ait olmasıdır. TBMM'nin açılması ulusal egemenlik ile ilgilidir.
            Tam Bağımsızlık: Siyasi, ekonomik, hukuki, kültürel ve tüm alanlarda özgürlük ve egemenliktir. Misakı Milli'nin ilanı tam bağımsızlıkla ilgilidir.

            TBMM'NİN AÇILMASI (23 Nisan 1920)
            TBMM Yasama ve yürütme yetkisine sahiptir. (Yasama, yürütme yargı yetkisinin tek kurumda toplanması güçler birliği ilkesi denir. Bu ilkenin amacı olağanüstü koşullarda hızlı karar almak ve uygulamaktır.)
            Meclis başkanı hükümetin de başkanıdır. Meclis Hükümet Sistemi ile çalışıldığı için bu hükümete TBMM hükümeti adı verilmiştir.
            BİLGİ NOTU: TBMM'nin açılması ile temsil heyetinin görevi sona ermiştir.

Amasya Görüşmeleri            Misakı Milli              İstanbul'un işgali                  TBMM'nin açılması
            Kuvay-ı İnzibatiye (Padişah Ordusu): Kuvay-ı Milliye’yi engellemek, Kuvayi Milliye’ye karşı ayaklanmaları desteklemek için padişah tarafından kurulan orduya denir.

            TBMM'YE KARŞI AYAKLANMALAR NEDENLERİ:
*   Azınlıkların devlet kurma arzusu
*   Bazı Kuvay-ı Milliyecilerin düzenli orduya katılmak istememesi
*   İstanbul Hükümeti'nin aleyhte fetva yayınlaması
*   Mustafa Kemal ve arkadaşlarının gıyabi bir mahkemede idama mahkum edilmeleri
            TBMM'nin İsyanlara Karşı Aldığı Tedbirler:
*   Hıyanet-i Vataniye Kanunu (Vatana ihanet kanunu) çıkarıldı.
*   Hıyanet-i Vataniye kanununa uymayanları cezalandırmak için İstiklal Mahkemeleri kuruldu. (Bu durum TBMM'nin yargı yetkisini kullandığını gösterir.)
*   İtilaf devletlerinin ve İstanbul Hükümeti'nin halkı yanlış yönlendirmemesi için Anadolu Ajansı kuruldu.
*   Ankara müftüsü Rıfat Börekçiden karşı fetva alındı.
*   İstanbul Hükümeti ile bütün ilişkiler kesildi.
TBMM'YE KARŞI ÇIKAN AYAKLANMALAR
Ahmet Anzavur Ayaklanması

Kuvayi inzibatiye ayaklanması
Yörük Ali Efe

Demirci Mehmet Efe

Çerkez Ethem


İstanbul Hükümeti'nin çıkardığı ayaklanmalar
İstanbul hükümeti ve ihtilafların çıkardığı ayaklanmalar
Kuvayı Milliyecilerin çıkardığı isyanlar
Azınlıkların çıkardığı isyanlar
Rumların çıkardığı isyanlar

Ermenilerin çıkardığı isyanlar
Cemil Çeto
Koçgiri
Şeyh Eşref
Çopur Musa
Konya-Bozkır
Bolu-Düzce
Milli-Aşireti
Afyon



 


















            San-Remo Konferansı (19-26 Nisan 1920)
            Amaç: İtilaf Devletleri'nin Osmanlı ile yapılacak barış antlaşmasının şartlarını belirlemek.
            Yer: İtalya'nın San-Remo kenti.
            İtilaf devletleri Osmanlıya barış şartlarını kabul ettiremeyince Yunanlılara ilerleme emri verdiler. Yunanlılar Balıkesir ve Bursa'yı işgal etti. İlerlemeyi engellemek için padişah antlaşmayı kabul etti. Saltanat şurasında anlaşma kabul edildi. Osmanlı'nın düşüncesi “tamamen yok olmaktansa İstanbul ve Anadolu'da küçük bir devlet olmaktı.”
            SEVR BARIŞ ANTLAŞMASI (10 AĞUSTOS 1920)
            1. madde yorumu: İtilaf devletleri Osmanlı devletini savunmasız bırakarak Sevr Anlaşması'nı uygulayacak ortam hazırlamak istediler.
            2. madde yorumu: Osmanlı Devleti'nin boğazlar üzerindeki egemenlik hakları sona ermiştir.
            3. madde yorumu: Osmanlı askeri yönden savunmasız duruma getirildi.
            4. madde yorumu: İtilaf Devletleri Osmanlı'nın iç işlerine karışma hakkını elde etti.
            5. madde yorumu: Osmanlı Devleti ekonomik bağımsızlığını kaybetti.
            BİLGİ NOTU: Mebusan Meclisi daha önce dağıldığından ve antlaşma Mebusan Meclisi'nde onaylanmadığı için hukuken geçersiz bir antlaşmadır.
            Sevr Antlaşması'na TBMM'nin tutumu:
*   TBMM anlaşmayı tanımadığını bildirdi.
*   Antlaşmayı imzalayanları vatan haini ilan etti.
            Sevr Antlaşması'na halkın tutumu:
            Türk milletine yaşama hakkı tanımayan ölüm fermanı gibidir. Antlaşma Türk halkı üzerinde olumsuz bir etki oluşturmadı, aksine vatanı işgalden kurtarma azmini artırdı.
            BİLGİ NOTU: Sevr Antlaşması ölüm fermanı gibi olan ölü doğmuş, uygulanmayan bir antlaşmadır.
            Sevr Antlaşması'na Mustafa Kemal'in tutumu:
            Siyasi, adli, ekonomik, mali bağımsızlığı yok eden, yaşama hakkı tanımayan bizce mevcut olmayan bir antlaşmadır.

ÜNİTE-3 YA İSTİKLAL YA ÖLÜM
            DOĞU CEPHESİ:
            Doğu Cephesi'nde Ermenilere karşı savaşıldı. 15. Kolordu Komutanı Kazım Karabekir Paşa             Ermenileri yenilgiye uğratmıştır.
            Ermenilerle 2-3 Aralık 1920’de  Gümrü Barış Antlaşması imzalandı.
            Gümrü Barış Antlaşması'nın şartları:
*   Kars, Sarıkamış, Iğdır TBMM'ye bırakıldı.
*   Ermeniler işgal ettikleri yerleri boşalttılar.
            Gümrü Barış Antlaşması'nın önemi:
*   TBMM'nin uluslararası alanda ilk siyasi ve askeri başarısıdır.
*   TBMM’nin gücü ve saygınlığı artmıştır.
*   Misakı Milli ve TBMM’yi tanıyan ilk devlet olmuştur.
*   Doğu cephesindeki savaş sona erdi, askerler Batı Cephesi'ne kaydırıldı.

            GÜNEY CEPHESİ:
            Fransızlar ve Ermenilerle savaşıldı. İlk direniş Hatay Dörtyol'da Kara Mehmet tarafından başlatıldı.
            MARAŞ:
            Fransızlar Maraş'ı işgal etti, Suriye'den getirdiği Ermeniler Türklere karşı saldırdılar.             İlk direniş Sütçü İmam tarafından başlatıldı. Binbaşı Suzi Bey, Yörük Salim ve Kılıç Ali direnişi devam ettirdiler.
            TBMM tarafından Maraş'a 1973’te “Kahraman” ünvanı ve İstiklal Madalyası verildi.
            URFA:
            Fransızlar Ermenilerle işbirliği yaparak Urfa'yı işgal ettiler. İlk direniş Yüzbaşı Ali Saip Bey  3.000 kişilik ordu ile direnişi başlattı. Fransızlar şehri terk edene kadar direniş sürdü.
            TBMM tarafından Urfa başarısından dolayı 1984 yılında “Şanlı” ünvanı verildi.
            ANTEP:
            Fransızlar Antep'i işgal edince Şahin Bey Suriye yolunu keserek konvoyu durdurdu. Daha sonra şehit olarak direnişin sembolü oldu. BMM 8 Şubat 1921’de Antep'e “gazi” ünvanı verdi.
            BİLGİ NOTU: Antep, Urfa ve Maraş'a TBMM tarafından ünvan verilmesinin temel nedeni; halkın gösterdiği direniş ve fedakârlıktır.
            BİLGİ NOTU: Sakarya Savaşı'ndan sonra TBMM ile Fransızlar arasında 20 Ekim 1921’de yapılan Ankara Antlaşması ile işgal ettikleri yerlerden (Hatay hariç) çekilmişler ve bu cephedeki mücadele sona ermiştir.
            Düzenli Ordunun Kurulması:
            Kuvayi Milliye düşman ilerleyişini yavaşlatıyor ancak durduramıyordu. Çünkü düzensiz ve dağınık birliklerdi. Yunanlılara karşı yapılan taarruzun başarısız olması düzenli orduya geçilme gereğine neden oldu.
            9 Kasım'da Kuvayi Milliye kaldırılarak birliklerin düzenli orduya katılması istendi. Batı Cephesi Batı ve Güney olarak ikiye ayrıldı. Batı Cephesi Komutanlığına Albay İsmet İnönü, Güney cephesine Albay Refet Bey getirildi.

            I. İNÖNÜ SAVAŞI (6-10 Ocak 1921)
            Yunanlılar Çerkez Ethem isyanını fırsat bilerek saldırdılar. Türk ordusu sayıca üstün olan Yunanlıları yendi, daha sonra Çerkez Ethem İsyanı da bastırıldı.
            BİLGİ NOTU: I. İnönü Savaşı düzenli ordunun ilk savaşı ve ilk başarısıdır.
            I. İnönü Savaşı'nın Sonuçları:
*   Moskova Antlaşması Sovyet Rusya ile yapıldı.
*   İstiklal Marşı kabul edildi.
*   Londra Konferansı yapıldı.
*   Afganistan’la dostluk antlaşması yapıldı.
*   Teşkilatı Esasiye (20 Ocak 1921) ilk anayasa yapıldı.
*   Halkın düzenli orduya güveni arttı.
*   Albay İsmet İnönü generalliğe yükseltildi.
            BİLGİ NOTU: Batı Cephesi'nde yapılan tüm savaşlarda Yunanlıların temel amacı; Ankara'ya ilerlemek, TBMM’yi ele geçirip milli mücadeleyi sona erdirmek, Sevr Antlaşması'nı uygulamak, Anadolu’yu işgal etmektir.

            Londra Konferansı (21 Şubat 12 Mart 1921)
            I. İnönü Savaşı'ndan sonra İtilaf Devletleri görüş ayrılıklarına düştü. Sevr Antlaşması'nı gözden geçirmek için Londra'da konferans topladılar. Konferansa Osmanlı Devleti'ni çağırdılar. TBMM’yi dolaylı yoldan çağırdılar, TBMM doğrudan çağrılırsa katılacağını bildirdi. İtalya aracılığıyla doğrudan çağrılınca TBMM'yi resmen tanımış oldular. İtilafların Osmanlı ve TBMM’yi birlikte çağırmalarının amacı her iki tarafı birbirine düşürüp anlaşmazlıktan yararlanmaktı.
            TBMM Londra Konferansı'na katılma nedenleri:
*  Türk ulusunun haklı davasını ve Misakı Milliyi tüm dünyaya duyurmak
*  İtilaf devletlerinin “Türkler barışa yanaşmıyor.” propagandalarını çürütmek
*  Türk Milleti'nin yasal temsilcisinin TBMM olduğunu ispatlamak
            BİLGİ NOTU: Londra Konferansı ile itilaf devletleri TBMM'yi resmen kabul ettiler. Bu durum TBMM'nin uluslararası alanda siyasi başarısıdır.

            Afganistan’la Dostluk Antlaşması (1 Mart 1921)
            Mustafa Kemal ile Afganistan Kralı Amanullah arasındaki iyi ilişkiler sebebi ile dostluk antlaşması imzalandı. TBMM’yi tanıyan ilk müslüman ülke Afganistan oldu.
            Taraflardan birisi saldırıya uğrarsa diğeri yardım edecekti. TBMM subay ve öğretmen gönderecekti.

            Moskova Antlaşması (16 Mart 1921)
            Rusya'nın savaştan çekilmesi ve yaptığı gizli anlaşmaları açıklaması sebebi ile itilaf devletleriyle düşman oldular. Ortak tehdit unsurları olan İtilaf Devletleri Rusya ve TBMM’yi yakınlaştırdı, anlaşma imzalandı.
           
            Taraflardan birinin tanımadığı antlaşmayı diğeri de tanımayacaktır.
            Kars, Ardahan TBMM'ye ; Batum Gürcistan'a bırakılacaktı.
            Sovyetler Birliği Misakı milliyi kabul edecekti.
            BİLGİ NOTU: Sovyetler Birliği TBMM’yi tanıdı Böylece TBMM’yi tanıyan ilk Avrupa ülkesi oldu.
            Batum’un Gürcistan'a bırakılması Misakı Milli'den ilk tavizdir.

            II. İNÖNÜ SAVAŞI (23 Mart-1 Nisan 1921)
            İtilaf Devletleri Londra Konferansı'nda istediklerini kabul ettiremeyince Yunanlılara tekrar saldırmalarını istediler. Yunanlılar savaş sonunda yenilgiye uğratıldı.
            İkinci İnönü Savaşı'nın Sonuçları:
v İtalyanlar Anadolu'dan çekilmeye başladılar.
v Mustafa Kemal Batı Cephesi komutanı İsmet Paşa'ya şu telgrafı çekti: “Siz orada yalnız düşmanı değil, milletin makus (kötü) talihini de (kaderini) yendiniz.”

            Kütahya-Eskişehir Savaşları (10-24 Temmuz 1923)
            Yunanlılar yeniden saldırdı. Türk ordusu malzeme eksikliği sebebiyle başarılı olamadı. Mustafa Kemal Sakarya'nın doğusuna orduyu çekerek güçlendirmek istedi. Yunan saldırıları sebebiyle Kütahya, Eskişehir, Afyon Yunanlıların eline geçti.
            BİLGİ NOTU: Kütahya-Eskişehir savaşları kurtuluş savaşındaki tek yenilgidir.

            Maarif Kongresi (15-21 Temmuz 1921):
            Amacı: Türkiye'nin eğitim politikasını belirlemek, milli ve çağdaş bir eğitim için yapılacak çalışmaları belirlemek.
            Zamanı: Kütahya-Eskişehir savaşları devam ederken.
            Katılımcı sayısı: 180 öğretmen
            Yeri: Ankara
            BİLGİ NOTU: Mustafa Kemal'in savaş ortamında bile eğitim kongresini toplaması eğitime verdiği önemi gösterir.

            Başkomutanlık Görevi (5 Ağustos 1921):
            Mustafa Kemal'e TBMM’nin tüm yetkilerini (yasama, yürütme, yargı) alarak 3 ay süreyle başkomutanlığa seçildi.
            Mustafa Kemal'in yetkileri istemesinin nedeni, savaşın zor şartlarında hızlı karar alıp uygulamak içindir.

            Tekalifi Milliye (Milli Teklifler) Emirleri:
            Yunanlıların saldırıya geçeceği haberi üzerine Mustafa Kemal ordunun ihtiyaçlarını karşılamak için 7-8 Ağustos 1921’de Tekalifi Milliye emirlerini yayımladı.
            BİLGİ NOTU: Tekalifi Milliye emirlerinin ardından halk milli birlik ve beraberlik örneği göstererek elinden gelen her şeyi yapmış ve emirlerin gereğini yerine getirmiştir.
            BİLGİ NOTU: Tekalifi Milliye emirlerinin uygulanması dayanışma örneğidir. Böylece Türk vatanın bağımsızlığı elde edilmiştir, milli birlik ve beraberlik sağlanmıştır.

            SAKARYA SAVAŞI (23 Ağustos-13 Eylül 1921):
            23 Ağustos'ta başlayan 22 gün ve gece süren savaş Mustafa Kemal'in başarısı ile kazanıldı. Mustafa Kemal bu savaşta şu emri verdi: “Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır. O satıh bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı vatandaşın kanıyla ıslanmadıkça terk olunamaz.”
            Bu savaşla 1683 II. Viyana kuşatmasından beri devam eden Türk gerileyişi sona erdi.
           
            BİLGİ NOTU: Savaşın kazanılmasında Mustafa Kemal'in askeri dehası ve “topyekün savaş” taktiğini kullanması etkili oldu.
            Sakarya Savaşı'nın Sonuçları:
*      Mustafa Kemal'e “gazilik” ünvanı ve “mareşallik” rütbesi verildi. (19 Eylül 1921)
*      Azerbaycan, Ermenistan, Gürcistan ile Kars Antlaşması imzalandı. Kars Antlaşması ile doğu sınırımız kesin olarak çizildi. (13 Ekim 1921)
*      Fransa ile Ankara Antlaşması imzalandı. (20 Ekim 1921) Buna göre ; Önemli bir itilaf devleti olan Fransa TBMM’yi tanıdı. Güney Cephesi kapandı. Birlikler Batı Cephesi'ne kaydırıldı. Hatay İskenderun hariç Suriye sınırı çizildi.

            BİLGİ NOTU: Sakarya Zaferi'nin kazanılması sonucunda siyasi zaferler elde edilmiştir. Ankara ve Kars antlaşmalarının imzalanması dış politikamızı güçlendirmiştir.

            BÜYÜK TAARRUZ (BAŞKOMUTANLIK MEYDAN) SAVAŞI (26-30 Ağustos 1922):
*   Büyük Taarruz öncesi Mustafa Kemal'in başkomutanlık yetkisi süresiz uzatılmıştır.
*   Mustafa Kemal'in Büyük Taarruz için 1 yıl beklemesinin nedeni: Ordu'nun taarruza hazır olmaması ve taarruz için hazırlık yapılmasıdır.
*   Büyük Taarruz'un amacı: düşmanı tamamen yurttan atmaktı.
*   Başkomutan Mustafa Kemal 1 Eylül 1922’de “Ordular! İlk hedefiniz Akdeniz'dir, ileri” emrini vermiştir.
            BİLGİ NOTU: Büyük Taarruz ile Kurtuluş Savaşı'nın askeri safhası sona erdi, siyasi safhası başladı.

            Büyük Taarruz'un Sonuçları:
*   Batı Anadolu düşmandan temizlendi.
*   İtilaf Devletleri Türkiye'nin gücünü kabul etti.
*   İtilaf Devletleri şartsız ateşkes çağrısında bulundu.
*   Yunan işgali sona erdi.
*   Askeri cephelerdeki savaş sona erdi, siyasi mücadeleler başladı.

            Mudanya Ateşkes Antlaşması (11 Ekim 1922):
            Katılan devletler: Türkiye, İngiltere, Fransa, İtalya.
            Temsilcimiz: İsmet Paşa
            BİLGİ NOTU: Yunanistan'ın katılmayıp onları İngiltere'nin temsil etmesi, Yunanlıların İngilizler tarafından desteklendiğinin açık kanıtıdır.

            Mudanya Ateşkes Antlaşması'nın Sonuçları:
*  İstanbul, Doğu Trakya ve Boğazlar, savaş yapılmadan kurtarılmıştır.
*  Ateşkes Antlaşması, Kurtuluş Savaşının zaferle sonuçlandığını gösteren ilk diplomatik ve siyasi belgedir.
*  İtilaf devletlerinin İstanbul'un yönetimini TBMM'ye bırakması, Osmanlı Devleti'nin yok sayıldığını gösterir.
*  İtilaf Devletleri Sevr'i gerçekleştiremeyeceklerini kabul etmişlerdir.



KURTULUŞ SAVAŞI'NI ANLATAN ESERLER
KİŞİ ADI
MESLEĞİ
ESERLERİ
Yakup Kadri Karaosmanoğlu
Yazar
Yaban romanı
Tarık Buğra
Yazar
Küçük Ağa romanı
Halide Edip Adıvar
Yazar
Ateşten Gömlek , Türk'ün Ateşle İmtihanı
Samim Kocagöz
Yazar
Doludizgin
Halil Dikmen
Ressam
Kurtuluş Savaşı ile ilgili resimler
İbrahim Çallı
Ressam
Kurtuluş Savaşı resimleri
Mehmet Akif Ersoy
Şair
İstiklal Marşı

ÜNİTE-4 ÇAĞDAŞ TÜRKİYE YOLUNDA ADIMLAR
           
            SALTANATIN KALDIRILMASI (1 Kasım 1922):
            Saltanat: Ülkeyi yönetme hakkının bir hanedanın elinde olması ve bu yetkinin hanedan üyeleri arasında kullanılmasıdır.
            Saltanatın kaldırılma gerekçesi: Lozan'da toplanacak barış konferansı'na İstanbul ve Ankara hükümetlerinin birlikte çağırılması.
            1 Kasım 1922’de halifelik ve saltanat birbirinden ayrıldı. Saltanat kaldırıldı.
            Saltanatın Kaldırılmasının Sonuçları:
*      Egemenliğin Türk milleti adına TBMM tarafından kullanılacağı ortaya konmuştur.
*      TBMM hükümeti yönetimi tek başına ele geçirmiştir.
*      İtilaf devletlerinin Lozan'da Türk tarafını birbirine düşürme planları engellenmiştir.
*      Saltanat ve halifeliğin ayrılmasıyla halifelik siyasi gücünü kaybetmiştir. Böylece Türkiye devletinin laikleşmesi yolunda önemli bir adım atılmıştır.
*      Osmanlı Devleti resmen sona ermiştir.

            LOZAN BARIŞ ANTLAŞMASI (24 Temmuz 1923):
            Lozan görüşmelerinde Türk devletini Dışişleri Bakanı İsmet Paşa temsil etmiş, kapitülasyonlar Ermeni Devleti ve Misakı Milli Sınırları konusunda taviz vermemiştir.
SEVR ANTLAŞMASI VE LOZAN KARŞILAŞTIRILMASI
GÖRÜŞÜLEN
KONULAR
SEVR ANTLAŞMASI
LOZAN ANTLAŞMASI
İSTANBUL
İstanbul, Osmanlı Devleti'nin başkenti olarak kalacaktır anlaşmaya uyulmazsa şehir Türklerin elinden alınacak.
İSTANBUL SÖZ KONUSU OLMADI.
BOĞAZLAR
Müttefik devletlerin gemileri boğazlardan serbestçe geçecek, Boğazlar uluslararası “Boğazlar Komisyonu” tarafından yönetilecektir.
Boğazlardan geçişleri başkanı Türk olan “Uluslararası Boğazlar Komisyonu” düzenleyecektir. Bu durum boğazlarda Türklerin egemenlik haklarını kısıtlamıştır.
DOĞUDAKİ DEVLETLER
Doğuda iki devlet kurulacaktır. (Ermenistan, Kürdistan)
Doğuda kurulması düşünülen iki yeni devlet Lozan'da yer almadı.
İŞGALLER
İzmir, Ege, Doğu Trakya, Yunanistan'a verilecekti.
Antalya ve Konya İtalyanlara verilecek. Irak, Arabistan İngiltere'de kalacak, Adana, Sivas, Malatya, Suriye, Fransa ya verilecekti.
Türkiye Irak sınırı Türkiye ile İngiltere arasında yapılacak görüşmelere göre çizilecek
KAPİTÜLASYONLAR
Kapitülasyonlardan müttefik devletler yararlanacaktı.
Kapitülasyonlar kaldırıldı. (Böylece ekonomik siyasi ve hukuksal alanlardaki gelişmeleri engelleyen unsurlar ortadan kaldırıldı.)
ORDU
Türk ordusunun asker sayısı ve savaş teçhizatı sınırlandırılacaktır.
Ordu ile ilgili hiçbir sınırlama getirilmedi.
AZINLIKLAR
Gayrimüslimlere çok geniş haklar tanınacaktır.
Ülkede yaşayan gayrimüslimler Türk vatandaşı sayılacaktı. Böylece Avrupalıların iç işlerimize karışması önlenmiştir.

            BİLGİ NOTU: Lozan'da Irak sınırı (Musul sorunu), Suriye sınırı (Hatay sorunu) çözülemeyen sorunlardandır. Yunanistan savaş tazminatı olarak Karaağaç kasabasını Türkiye'ye vermiştir.

            Lozan Antlaşması'nın önemi:
*      Kurtuluş Savaşı ile kazanılan askeri zaferler Lozan Anlaşması ile siyasi zafere dönüşmüştür.
*      Yeni Türk devletinin bağımsızlığı tüm dünyaya duyurulmuştur.
*      Sevr geçersiz hale gelmiş, Irak sınır hariç Misakı Milli büyük oranda gerçekleşmiştir.
*      İtilaf Devletleri İstanbul'u boşaltmış, böylece Atatürk'ün “Geldikleri gibi giderler.” sözü gerçekleşmiştir.
*      Sevr Antlaşması milletimize yaşama hakkı tanımayan antlaşmaydı. Lozan devletlerin eşitliği prensibine göre imzalanmıştır.

            İZMİR İKTİSAT KONGRESİ (17 Şubat-4 Mart 1923):
            Toplanma amacı: Ekonomik bağımsızlığı ve kalkınmayı gerçekleştirmek ulusal bir ekonomi kurmak.
            Katılan kişiler: İşçi, çiftçi, tüccar, sanayici, toplam 1135 kişi.
            Kongre sonucu: Misak-ı İktisadi (ekonomi andı) belgesi kabul edildi.
           
            Kongrede Alınan Kararlar:
*      Hammaddesi yurt içinden temin edilen sanayi dalları kurulmalıdır.
*      El işçiliğinden fabrika ve büyük işletmeye geçilmelidir.
*      Özel sektörün gerçekleştiremeyeceği yatırımları devlet gerçekleştirecek.
*      İşletmelere kredi sağlayacak bankalar kurulacak.
*      Sanayi teşvik edilecek.
*      Yerli malı kullanılması ve tasarruf özendirilecek.

            ANKARA'NIN BAŞKENT OLMASI (13 Ekim 1923):
            Nedenleri:
*      27 Aralık 1919’dan itibaren temsil heyetinin milli mücadeleyi yönettiği merkez olması
*      TBMM’nin Ankara'da açılması ve Kurtuluş Savaşı ile ilgili kararların Ankara'da alınması
*      Türkiye'nin ortasında olması, askeri ve siyasi yönden güvenli konumda olması
*      Atatürk'ün tarih bilgisine göre şehrin cumhuriyetin merkezi olarak görmesi




            CUMHURİYETİN İLANI (29 Ekim 1923)
            Sebepleri:
ü  Mustafa Kemal'in egemenliğe cumhuriyete inanan bir lider olması
ü  Cumhuriyet rejiminin çağdaş toplum oluşturmaya imkan sağlaması
ü  Fethi Bey hükümetinin istifa etmesinin üzerine yeni hükümet kurulamaması, yönetim boşluğu olması
            Sonuçları:
*      Yeni Türk devletinin yönetim şekli belirlendi. (Cumhuriyet)
*      Mustafa Kemal'in oybirliğiyle cumhurbaşkanı seçilmesi ile devlet başkanı sorunu çözümlendi. (Cumhurbaşkanı)
*      Hükümet bunalımının yaşanmasını engelleyecek kabine sistemine geçilmiştir.

            BİLGİ NOTU: Cumhuriyetin ilanından sonra ilk cumhurbaşkanı Mustafa Kemal; ilk başbakanı İsmet İnönü; İlk TBMM Başkanı Fethi Okyar olmuştur.

            BİLGİ NOTU: Mustafa Kemal milli mücadelenin devam ettiği dönemde rejim sorunu yaşanmaması için koşullar oluşmadığından devletin yönetim biçimini açıklamayı sonraya bırakmıştır.

            Demokrasi: Vatandaşların geniş haklara sahip olduğu, devlet yönetimine eşit olarak katılabildiği, görevli ve siyasi liderlerin seçimle belirlendiği, hukuk kurallarına bağlı siyasi sistemdir.
            Cumhuriyet: Egemenliğin millete ait olduğu, hakkını seçtiği milletvekilleri aracılığıyla kullandığı, yönetim şeklidir.
            Kabine Sistemi: Cumhurbaşkanının başbakanı atadığı, başbakanın da bakanları seçerek güven oyu aldığı sistemdir. Bundan önce meclis hükümeti sistemi uygulanmıştır, bu sistemde meclis başkanı hükümetin de başkanıdır.

3 MART 1924 TARİHİNDE YAPILAN YENİLİKLER:
            1-Tevhidi Tedrisat Kanunu (eğitim-öğretim birliği):
v  Tevhidi Tedrisat kanunu ile tüm okullar MEB’e bağlanarak eğitim öğretimde birlik sağlandı.
v  Medreseler kapatılarak kültür birliği sağlandı.
v  Kız-erkek aynı sınıfta okuyarak karma eğitime geçildi.
v  Okul sayısı artırıldı ve okur-yazar oranı arttı.
v  İlköğretim zorunlu hale getirilerek ücretsiz eğitim sağlandı.
            2- Şeriyye ve Evkaf Vekaletinin Kaldırılması: Şeriyye(din işleri) ve Evkaf Vekaleti(vakıf işleri) kaldırılarak yerine Diyanet İşleri ve Vakıflar Genel Müdürlüğü kuruldu.
            3- Erkan'ı Harbiye (Savaş Bakanlığı)’nın kaldırılması: Erkan'ı Harbiye kaldırılarak yerine Genelkurmay Başkanlığı kuruldu.
            4- Halifeliğin kaldırılması:
            Halifeliğin Kaldırılmasının Sonuçları:
*   Laik devlet düzeninin kurulmasında en önemli adım atılmıştır.
*   Çağdaşlaşma ve modernleşme ile ilgili inkılaplar hızlanmıştır.
*   Eskiye dönüş sona ermiş, ulusal egemenlik anlayışı pekişmiştir.
*   Akıl ve bilim öncülüğünde toplum ve devlet düzeni oluşturma imkanı artmıştır.

ÇOK PARTİLİ HAYATA GEÇİŞ DENEMELERİ KURULAN PARTİLER
            1- Halk Fırkası: (9 Eylül 1923)
            Temeli Sivas kongresinde oluşturulan Anadolu ve Rumeli müdafaa-i Hukuk Cemiyetine dayanan Halk Fırkası'nı 9 Eylül 1923’te Mustafa Kemal kurdu.
            Cumhuriyetin ilanından sonra Cumhuriyet Halk Fırkası adını aldı. 1950 yılına kadar ülkeyi yönetmiştir. Cumhuriyet tarihinin ilk siyasi partisidir.
            2- Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası: (17 Kasım 1924-3 Haziran 1925)
            Kazım Karabekir, Rauf Orbay, Ali Fuat Cebesoy, Refet Bele ve Adnan Adıvar tarafından kurulmuştur. Başkanı Kazım Karabekir’dir. Eğitimde milliliği, ekonomide liberalizmi savunmaktadır. Ülkemizin ilk muhalefet partisidir.
            Parti programında “dini inanç ve esaslara saygılıdır.” ifadesinin vurgulanması inkılap karşıtlarının partide yer almasına neden oldu. Parti faaliyetleri ve bazı üyelerin “Şeyh Sait İsyanı” ile ilgili oldukları tespit edilince 3 Haziran 1925’te parti kapatıldı. Böylece çok partili hayata geçiş denemesinin ilki başarısız oldu.
            3- Serbest Cumhuriyet Fırkası: (12 Ağustos 1930-17 Kasım 1930)
            Dünyadaki ekonomik bunalımın ülkemizi de etkilemesi üzerine Atatürk'ün teklifi ile Paris Büyükelçisi Fethi Okyar tarafından kuruldu.
            Cumhuriyet ve inkılap karşıtlarının partinin kuruluş amaçlarından saptığını gören Fethi Okyar kendi isteğiyle partiyi kapattı.
            Çok partili hayata geçiş için iki kez deneme yapılmış, ikisi de başarısız olmuştur. Bu durum toplumun henüz çok partili hayata geçiş için hazır olmadığını gösterir.

            Şapka ve Kıyafet İnkılabı: (25 Kasım 1925)
            Osmanlı'da kılık kıyafette birlik yoktu. Mustafa Kemal çağdaş toplumların kıyafetinin giyilmesini istiyordu. Fes yerine şapka, giyilmesine istiyordu. Şapkayı tanıtmak için Kastamonu'ya seyahate çıktı. 25 Kasım 1925’te “Şapka Giyilmesi Kanunu” kabul edildi. Böylece kıyafette yapılan değişiklikle Türk toplumunu çağdaş bir görüntüye kavuşturdu ve giyim kuşamda birlik sağlandı.

            Tekke ve Zaviyelerin Kapatılması: (30 Kasım 1925)
            Tekke: Tarikatların ibadet yapıp toplantı yaptığı yere tekke denir.
            Zaviye: Tekkeden küçük ibadet yerlerine zaviye denir.
            Osmanlı'nın son döneminde asıl amacından uzaklaşmıştı, işsiz güçsüzlerin toplandığı, fal ve büyü bakılan yerlere dönüşmüştü. Halkın dini duyguları istismar edildi. Bu sebeple tekkeler kapatıldı.             Kanunla birlikte şeyh, derviş, baba, mürit, dede gibi ünvanların kullanılması yasaklandı. Böylece hem toplumsal alanda laiklik, hem de insanlar arasında birlik, beraberlik düşüncesi güçlendi.

            Uluslararası Takvim Saat Rakam ve Ölçülerde Yenilik:
            Osmanlı'da kullanılan takvim, saat ve rakamlar farklıydı. Hatta bazı ölçü ve tartı birimleri ülke içinde dahi farklıydı.
            Yeni kurulan Türk devletinin diğer devletlerle uluslararası ilişkilerini kolaylaştırmak ve toplumda ikiliğe neden olan bu durumu düzenlemek için 1 Ocak 1926 tarihindeki kanunla hicri ve rumi takvim kaldırılarak miladi takvim kabul edildi. Alaturka saat yerine uluslararası saat uygulanmaya başladı.
            20 Mayıs 1928’de kabul edilen yasa ile uluslararası rakamlar kullanmaya başlandı.
            26 Mart 1931’deki ölçü kanunu ile arşın, okka, endaze gibi bölgeden bölgeye değişen birimler yerine ağırlık ölçüsü olarak kilogram; uzunluk birimi olarak metre kabul edildi.
            Tüm bu değişikliklerle uluslararası ilişkiler düzenlendi ve ülkede birlik sağlandı.

ANAYASALAR:
            1921 Anayasası: Teşkilatı Esasiye adıyla yapılan ilk anayasadır. İlk defa millet yönetimde söz sahibi olmuştur. Yasama yürütme yargı TBMM'ye verilerek güçler birliği ilkesi uygulanmıştır.
            1924 Anayasası: En uzun süren anayasadır. Atatürk'ün yaptığı tüm inkılaplar bu anayasada yer almıştır. 1928 yılındadevletin dini İslam'dır.” ibaresi anayasadan çıkarılmış, 1937’de laiklik ilkesi anayasaya girmiştir.
            1961 Anayasası: Değişen şartlara göre yeniden yapılmıştır.
            1982 Anayasası: Şu anda yürürlükte olan anayasadır.  İlk 3 maddesi değiştirilemez, değiştirilmesi teklif dahi edilemez.

            Türk Medeni Kanunu: (17 Şubat 1926)
            Osmanlı'da 1926 yılına kadar kullanılan Mecelle artık ihtiyaçları karşılamadığı için Türk toplumuna uygun İsviçre Medeni Kanunu alındı.
            Medeni Kanunun Sonuçları:
*   Çok eşle evlilik yasaklandı.
*   Resmi nikah zorunluluğu getirildi.
*   Miras ve şahitlikte kadın erkek eşitliği sağlandı.
*   Kadına da mülkiyet ve boşanma hakkı tanındı.
           
            BİLGİ NOTU: Medeni Kanunla kadınlara siyasi hak verilmemiştir.

            Şeyh Sait İsyanı: (13 Şubat 1925)
            Lozan'da Musul sorununun çözümü sonraya bırakılmıştı. İngiltere Musul petrol bölgesi olduğu için vermek istemiyordu. Musul meselesi görüşülürken içte rejim düşmanları, dışta İngiltere'nin desteği ile Şeyh Sait İsyanı çıktı. “Din elden gidiyor.” diyerek ayaklanma yapıldı.
            Ayaklanmaları bastırmak için “Takrir-i Sükun” (Huzur ve güvenliği sağlama) Kanunu çıkarıldı. Ayaklanma bastırılarak elebaşları “İstiklal Mahkemeleri”nde yargılandı.
            İsyanın Sonuçları:
*   Cumhuriyet rejimine karşı ilk büyük tehlike önlendi.
*   Ordu bu sorunla uğraştığı için Musul sorunu İngilizlerin istediği gibi sonuçlandı.
*   Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası kapatıldı.

            BİLGİ NOTU: Şeyh Sait İsyanı tüm ülkeye yayılmaya çalışılmış, Türk inkılabına karşı yapılmış bir harekettir. Amaç: Cumhuriyeti yıkıp saltanat ve hilafeti geri getirmektir.

            Kabotaj Kanunu: (1 Temmuz 1926)
            Kabotaj: Bir ülkenin denizlerinde yolculuk ve yük taşıma hakkının sadece o ülke vatandaşlarına ait olmasıdır.
            Ülkemizde ticaret Cumhuriyet öncesinde gayrimüslimlerin elindeydi, cumhuriyetin ilanıyla Türklerin ticarette etkin olması için 1 Temmuz 1926’da “Kabotaj Kanunu” çıkarıldı. Böylece Türk karasularında Türk vatandaşı ve Türk bayrağı taşıyan gemiler ticaret hakkını elde etti.
            1 Temmuz her yıl ülkemizde “Denizcilik Bayramı” olarak kutlanır.

            Mustafa Kemal'e Suikast Girişimi:
            Yapılan inkılaplar yeni rejim ve Mustafa Kemal'den rahatsız olanlar Mustafa Kemal’i ortadan kaldırmak için suikast girişiminde bulundular.
            İzmir gezisinde suikast düzenlemek istediler. İzmir'e bir gün geç gelince plan ortaya çıktı. Suikastçılar yakalanarak İstiklal Mahkemelerinde yargılandı.
            Olay duyulunca tüm ülkede mitingler düzenlendi. Halk Mustafa Kemal ve inkılaplara sahip çıktı.
            Mustafa Kemal suikasti öğrenince “Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır. Ancak Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.” demiştir.

NUTUK:
            Mustafa Kemal 15 Ekim 1927’de TBMM büyük salonunda CHP üyelerine 6 gün süren bir konuşma yapmıştır.
            1919-1927 yılları arasındaki gelişmeleri anlatmıştır. Bu konuşmadan sonra Nutuk, Büyük Nutuk, Söylev adıyla basılmıştır.
            Bu eser Osmanlı'nın son dönemi, Milli Mücadele ve Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunu anlatan olaylar birinci ağızdan aktarılmıştır.
            Nutuk 1919 senesi Mayıs ayının 19. günü Samsun'a çıktım cümlesi ile başlar. Gençliğe Hitabe ile sona erer.
Nutuk'un Bölümleri
1. Bölüm

3. Bölüm
2. Bölüm
TBMM Hükümetleri dönemi
23 Nisan 1920
29 Ekim 1923
Cumhuriyet Dönemi
29 Ekim 1923
1927 arası
19 Mayıs 1920
23 Nisan 1920
 










            Nutuk niçin yazıldı?
            Türk gençlerine yol göstermek, milli varlığımızın geçmişine ve geleceğine ışık tutmak için yazılmıştır.
            Olayları belgelere dayandırarak Türk milletinin var olma mücadelesini, herkes birinci ağızdan örnek alsın diye yazılmıştır.
           
            Harf İnkılabı:
            Harf İnkılabının Sebepleri:
*   Arap alfabesinin halk tarafından öğrenilmesi ve anlaşılmasının zor olması
*   Eğitim ve kültür alanındaki çalışmaların gelişmesinde dilin önemli etkisinin olması
*   Türkçenin zengin bir bilim haline getirilmek istenmesi
            Harf inkılabının Sonuçları:
*  Okuma yazma oranı ve basılan kitap sayısı artmıştır.
*  Kültürel gelişmelere, ortak bir konuşma dilinin oluşmasına kültür ve dilin gelişmesine katkı sağlamıştır.

            BİLGİ NOTU: 1 Kasım 1928’de kabul edilen kanunla Arap harfleri yerine Latin alfabesi kabul edildi. 24 Kasım 1928 tarihinde Mustafa Kemal'e “başöğretmenlik” ünvanı verildi ve 24 Kasım her yıl Öğretmenler Günü olarak kutlanmaktadır.

            Millet Mekteplerinin Açılması: (1 Ocak 1929)
            Yeni harfleri öğretmek ve okuryazar oranını artırmak amacıyla millet mektepleri açıldı. 16-45 yaş arası vatandaşlara kurslar düzenlendi. Yeni harfler bir yıl içinde Türk halkı tarafından benimsendi.


            Tarih Alanında Çalışmalar:
            ---- 1930’da “Türk Tarih Heyeti” oluşturulmuş, bu heyet kitapları Türkçeye çevirmiş, Türk tarihini bilimsel bir şekilde incelenmiştir. Sonuçta “Türk Tarihinin Anahatları” ve okullar için dört ciltlik “Tarih Kitabı” hazırlanmıştır.
            ---- 15 Nisan 1931’de “Türk Tarih Tetkik Cemiyeti” kurulmuştur. Bu kurum Türk milletinin tarihe, uygarlığa katkıları üzerinde çalışmaya başlamıştır. 1935’te cemiyetin ismi “Türk Tarih Kurumu” yapılmıştır.
            ---- Ankara'da üniversitelerin bilimsel çalışması için “Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi” kurulmuştur.

            Dil Alanındaki Çalışmalar:
            ---- 2 Temmuz 1932’de “Türk Dili Tetkik Cemiyeti” (Türk Dil Kurumu) kurulmuştur.
            ---- 1934’te “İkinci Dil Kurultayı'nda” yabancı kelimeler atılarak dilimiz sadeleştirilmiştir.
            ---- 1936-1937’de Arapça Geometri terimlerini yerine Türkçe terimlerinin kullanıldığı “Geometri Kılavuzu” adlı kitap yazmıştır.
            Atatürk 1938’de hazırladığı vasiyetnamede Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu'na Türkiye İş Bankası hisselerinden eşit pay ayırmıştır.

1.2.3.4.ÜNİTELER SİYASİ OLAYLAR KRONOLOJİSİ

TARİH
OLAY
30 Ekim 1918
Mondros Ateşkes Antlaşması
18 Ocak 1919
Paris Barış Konferansı
15 Mayıs 1919
İzmir’in İşgali
19 Mayıs 1919
Mustafa Kemal’in Samsuna Çıkışı
22 Haziran 1919
Amasya Genelgesi
23 Temmuz-7 Ağustos 1919
Erzurum Kongresi
4-11 Eylül 1919
Sivas Kongresi
20-22 Ekim 1919
Amasya Görüşmeleri
27 Aralık 1919
Temsil Heyetinin Ankara’ya Gelişi
28 Ocak 1920
Misak-ı Milli
16 Mart 1920
İstanbul’un İşgali
23 Nisan 1920
TBMM’nin açılması
10 Ağustos 1920
Sevr Barış Antlaşması
1 Kasım 1922
Saltanatın Kaldırılması
24 Temmuz 1923
Lozan Barış Antlaşması
29 Ekim 1923
Cumhuriyetin İlanı
3 Mart 1924
Halifeliğin Kaldırlması


https://lgsnotu.blogspot.com/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder